31 Temmuz 2012 Salı

yine güzel bir gün geçirdim toprağımda


pazar günü sırf iftar için köye gittik evdeki birkaç işi yaptıktan sonra yerimde duramadım tabi hemen oltamı alıp indim çayın kenarına. bahçeye suyu saldıktan sonra oltamızı da çaya attık.çok keyifli bir pazardı. 

 bağ evi ve dedemin kabakları, hıyarları, ayçiçekleri, mısırları ve daha sayamayacağım kadar çok olan ürünleri :) 
 dedim ya yukarıdaki bahçeye suyu salınca oltamızı da seben çayına attık. bu arada çocukluğumdan beri bu çayda balık tutarım hiç bir gölde, denizde bu kadar zevk almamışımdır balık tutarken. 
 beklemede :)
oradan geçen bir adam bu çaydan oltayla balık tutamacağımı hele ki ekmekle hiç tutamayacağımı söyledi ama bu iş biraz sabır biraz da usta işidir :) 

bu gece de bu kadar bu hafta yine yayladan manzaralarla bloğumda olacağım inşallah.  kendinize iyi bakın sağlıcakla kalın..

27 Temmuz 2012 Cuma

19 Temmuz 2012 Perşembe

kafa dinlemece

bu çarşamba günübirlik bi yayla turumuz oldu çok da güzel oldu :) nenemizin dedemizin elini öptükten sonra çayın kenarlarına doğru indik serin sulardan içtik. rakımı yüksek yerlerde çabuk yorulup acıkıyor insan eve dönüp yemek yedikten sonra evin önüne bahçeye inip meyveye sebzeye baktım öyle geçip gitti bir günüm daha...
 yolda durup topladığımız dağ çileklerinden bir tanesi

 çayın kenarından bi kare
 daha önce sera halindeki resmini koyduğum biberler

 bunlar da dağdan getirip bahçemize diktiğimiz çileklerden (bir ayda 3 kere çilek yeriz bunlardan )
 salata malzemelerimiz :) en sevdiğim kısımdır yayladayken hiç bir yemek olmasa dahi bahçeden domates biber soğan toplarım ve salata yapıp yerim ..

bu da göründüğü gibi kiraz ağacımız napolyonmuş filan hikaye bunun yanında. tamamen doğal:)

ramazandan sonra bi kamp yapmayı planlıyorum gelmek isteyenler mail yoluyla başvurabilirler :P 

kampta yapacaklarım :
balık tutmak
gece boyunca yakacağım ateş için odun toplamak 
mantar aramak
dağ çileği böğürtlen toplamak
hamak kurup kitap okumak
ızgarada balık 
semaverde çay
Daha ne olsun bi de sohbete arkadaş oldu mu tamamdır ;)

17 Temmuz 2012 Salı

akçakoca ereğli


geçtiğimiz cuma cumartesi günü güzel bi tatil yaptık sonunda. sıcaklardan bunaldık planımızı yaptık ve anında kaçtık :) çadırımızı her zamanki gibi yanımıza alarak tabii.. fotoğraf çekmeye pek fırsatım olmadı olanları koyuyorum. genel olarak gayet güzel bi tatildi deniz durgun ve sıcaktı. akçakocada biraz yosunluydu ama. ereğli her zamanki gibi favorimdir karadenizde. erdemir tesislerinde hizmet on numara :) deniz ilk 40 metrede boyu aşmıyor sevdiğim bir şeydir.(tabi sahilde iskele yoksa) çadırda kalmak da güzeldi akçakoca sahilinde gençler toplanmışlar gitar ve şarkılar eşiliğinde eğleniyorlar falan...yaz bitmeden bi tatil programım daha var inşallah gerçekleştirebilirim. ama bu sefer rotamız ege denizi olacak :)







google translate yanında halt etmiş bu adamların :) araştırmalarıma göre theair kelimesi mö 1000 yıllarından itibaren kullanılan  dillerin hiç birinde yok :P demgerous a filan hiç girmiyorum heralde dikkat çeksin diye böyle hatalı bi dil kullanmışlar çünkü turistin filan geldiği yok.


kuzenle birlikte akçakoca kalesinde

12 Temmuz 2012 Perşembe

bizim için artık bi klasik :)


T.Semih'le ayda bir tavuk sote yemek bizim için geleneksel hale geldi. Menümüzde göğüs etinden yapılmış sote, pilav, çoban salata ve kola olur her daim. hem dışarıya göre daha ucuz hem istediğimiz lezzette yemek yemiş oluyoruz. Mümkün olsa her hafta yeriz galiba:) Bu sefer ki mekanımız T.Semihin evinin balkonuydu. 

6 Temmuz 2012 Cuma

köy ve yok olan elma bahçemiz

 geçen haftasonu köyümüze gittik. boya badana yaptıktan sonra çocukluğumda bir müddet kalmıştım. o zamanlar çok büyük bir elma bahçemiz vardı dedem yaşlandığı için 5 10 senedir pek bakım görmedi bahçe. dolayısıyla elmalar da kurudu ve kesildi. soldaki resimde ağaçlıkların olduğu yere kadar elma ağacı vardı.


yandaki resimde ise yukarıdaki eve kadar farklı cinslerde elmalar dikiliydi. yıldız(marketlerde starking diye satılan cins) golden amasya cinslerinden vardı.
sebende(ilçemiz) yapılan elma festivallerinde de çeşitli yıllar en iyi elma ödüllerimiz mevcuttur:)



soldaki resim bağevinden çekilmiş olup görünen yerler hep bizim. eski hali gerçekten çok güzeldi insan böyle bomboş görünce üzülüyor. herkesçe bilinen atasözünü sık sık dile getirdik gezerken bakarsan bağ olur bakmazsan dağ...                                                          
 dedemle birlikte bağevinin balkonunda :) sınırlarımızı ağaçlarımızı göstererek anlattı bana.








 bu resimde de bahçemizin içinden geçen su kanalını görüyoruz
evimizin bahçesindeki dutlar da çok güzeldi.bazı dutlardan resmen şerbet akıyordu :)